Elektrik ve doğalgaz faturalarının yüksek olmasının temel sebebinin enerji dağıtım şirketlerinin soygunu olduğunu biliyoruz. Faturalar, özelleştirmeler yoluyla kamu yatırımlarına çöreklenen patronların zenginleşme aracı haline gelmiştir.
Zamlar, kesinti bedelleri, sayaç kullanım ücretleri, kart dolum bedelleri dağıtım şirketlerine yetmemiş olacak ki, resmi gazete yayınlanan tebliğler ile elektrik dağıtım ve tedarik şirketlerinin temsil, ağırlama ve ilan giderleri başta olmak üzere pek çok giderinin elektrik faturalarına yüklenmesine karar verildi. Şirketlerin dava, mahkeme, avukatlık, icra giderleri gibi işletme giderleri ve haberleşme, seyahat ve konaklama harcamaları ile personel yollukları, odalara ödedikleri aidatlar ve büro harcamaları da yurttaşların elektrik faturasına eklenecek.
Patronlar faturalar aracılığıyla soygunu büyütürken, emekçiler faturaları ödeyemez duruma gelmiş, yüzbinlerce hanenin elektrik ve doğalgazı kesilmiştir.
Emekçiler, kış aylarını borçları nedeniyle elektriksiz ve üşüyerek geçirirken patronlara bir kuruş daha ödemeyi kabul etmiyoruz!
Isınma, su ve elektrik kullanımı temel insani gereksinimlerdir. Küçük bir azınlığın kâr aracı haline getirilemez. Yapılması gereken açıktır:
Halkın sırtından zenginleşen tüm enerji üretim ve dağıtım şirketleri devletleştirilmelidir. Elektrik, su ve doğalgaz tüm ücretli çalışanlara, köylüye, esnafa, emeklilere, işsizlere ve gençlere bedelsiz sağlanmalıdır.
Elektrik, su ve doğalgazı kesilen tüm yurttaşların mağduriyeti derhal giderilmeli, kesintilere son verilmelidir.
Tüm emekçileri örgütlenmeye, bu soygunun karşısında durmaya çağırıyoruz. Asalakları sırtımızdan atalım, örgütlenelim!
Türkiye Komünist Partisi